Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Mithat KALAYCIOĞLU
Mithat KALAYCIOĞLU
mikamithat58@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 1086 defa okundu.

SAHİPSİZ ŞEHRİN SAHİPSİZ GAZETECİLERİ!

Merkezi Kahramanmaraş olan ve etkisini 11 ilde hissettiren depremler, bölgede yaşayan onbinlerce insanın ölmesine ve yaralanmasına neden oldu.

En çok yıkımın olduğu Hatay'da neredeyse taş üstüne taş kalmadı!..

Her meslek mensubunun olduğu gibi gazeteciler de depremde büyük yıkım yaşadı..

Gördüklerini aktarmak, insanların sesinin duyurulması sağlamak, yazmak, fotoğraf ve video çekmek bazen bu işi toplum ve kamu yararına yapmak isteyen gazeteciler için yetersiz kalıyor.

Deprem anında kendilerini ve ailelerini kurtarma mücadelesi veren gazeteciler, bir yandan da geçimlerini sağlayan, hayatlarının önemli bir bölümünü oluşturan mesleklerini yapamama kaygısı taşıdılar.

Gazeteciler olarak yıllar içinde biriktirdiğimiz ne kadar haber kaynağı varsa, yerel yönetici, milletvekili ya da bürokrat, sivil toplum örgütü, iş insanı, bize gelen talepleri ulaştırmaya çalıştık.

Günlük yaşamda sürekli olarak görüştükleri, haberlerini yaptıkları çevreler duyarsız bir tavır sergileyerek gazetecilerin yaşadıkları sıkıntıları görmezden geldi.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'ni (TGC) tenzih ediyorum..

TGC kısıtlı imkanlarına rağmen, deprem bölgesindeki meslektaşlarını unutmadı, laptop, fotoğraf makinesi ve cep telefonu gibi temel ihtiyaçlarını ulaştırmaya çalıştı.

Bu kapsamda büyük bir gururla İl Temsilciliğini yaptığım TGC heyeti Hatay'da Antakya Ticaret ve Sanayi Odası'nın (ATSO) ev sahipliğiyle  ilimizdeki meslektaşlarımıza laptop, fotoğraf makinesi, tablet ve cep telefonu dağıtımını sağladık.

GÜZİDE BASIN MENSUPLARI, '4. GÜÇ KUVVET ' DİYE ANILAN GAZETECİLER UNUTULDU VE SAHİPSİZ BIRAKILDI..

İşleri ve çıkarları doğrultusunda övgüler yağdırdıkları "Güzide Basın Mensupları" diye anons ettikleri ve "4. Güç Kuvvet" gördükleri gazeteciler biran da unutularak, sahipsiz bırakıldılar.

Ne çalışma alanı, ne de enkazda kaybettikleri araç ve gereçleri için kimse adım atmadı!..

Yasama, yürütme, yargıdan sonra basının dördüncü güç olarak görülmesinin sebebi, devletin bu 3 organının kamu adına denetlemesinden kaynaklanmaktadır.

Böyle bir pozisyonda olan gazeteciler, depremde ikinci bir yıkımı ilgisiz bırakılarak yaşadılar.

Depremden etkilenen gazeteciler ofis, yayın araçları, matbaa, fotoğraf makinesi, bilgisayar gibi mesleki faaliyette kullanılabilecek araç gereçlere sahip olmadı, gazetecilik mesleğini devam ettirebilecekleri ekipmanlarını kaybetti.

Ne Vali, ne milletvekili, ne belediye başkanları, ne bürokratlar, ne sivil toplum örgütleri, ne iş insanları, bu şehrin sesini duyuran ve sorgulayan yerel gazete çalışanlarına 'Bir şeye ihtiyacınız var mı?' sorusunu sormaktan bile aciz kaldılar.

Deprem sonrası gazetelerin abone ve reklam geliri sıfıra indi. 

Binaları yıkıldı, teknik ekipmanları zarar gördü..

Bittiler ya, buna rağmen, kentteki siyasiler yaşadığımız bu sorunlara kayıtsız kaldı. Konteynır, ekipman gibi imkânlar sağlanmadı!. 

Gazetecilerin kamu yararı için çalıştıklarını ve onların güvenliğini sağlamaları, önlerindeki engellerin kaldırmaları gerektiği konusunda defalarca yetkilileri göreve çağırmamıza rağmen sonuç alamadık..

Bu tarz doğal felaketler sadece sağlık ekipleri, arama kurtarma çalışmalarında yer alan kişiler için travma değil aynı şekilde gazeteciler için de travma..

Sahipsiz şehrin gazetecileri de sahipsiz bırakıldı..

Zor günde kimlerin yanında olduklarına şahit oldular..

İyi günde gazetecilerin yüzlerine gülerek, "Güzide Basın Mensupları" diyenlerin gerçek yüzleri yani maskeleri düştü!..

'Basın 4. güç' diye haykıranların sahte ve samimyetsizlikleri görüldü!!

İşleri düşünce gazetecilerin peşinde koşanlar, zor günde tanımamazlıktan geldi..

TGC'yi bu eleştirilerimin dışında tutuyorum. 

TGC depremlerden etkilenen çalışan gazetecilerle dayanışma içerisinde olmaya çok önem verdi..

Hepsinden önemlisi iyi günde yanımızda yoktu ama en kötü gönümüzde TGC yanımızdaydı..

İyi günde herkes yanında olur, önemli olan zor ve kötü gününde dayanışma içerisinde olmak..

Teşekkürler TGC, iyi ki varsın..

Depremde meslektaşlarımızı ve yakınlarımızı da kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. 

Gerçekten acımız büyük. Meslektaşlarımıza ve depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralananlara da şifa diliyorum..