Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Tamer Yazar
Tamer Yazar
yazar5@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 1549 defa okundu.

Olandan Ben Utanıyorum… BAKANLIK UTANMIYOR MU?

Türkiye’de bir süredir gündemimiz, Hamas merkezli Gazze başlığı ! Hamas’ın rehine krizini de beraberinde getiren İsrail saldırısının ardından bölgede kontrolsüz bir şekilde genişleyen çatışmaların yarattığı sivil kayıplar, Ankara’nın da bugünlerde öncelikli gündemi ! Hatta Sağlık Bakanı Fahrettin Koca bir açıklama yapmış ve İNSANLIĞIMIZI (!) hatırlatmış !

Gazze’de faaliyet gösteren tek kanser tedavi merkezi olan Türkiye-Filistin Dostluk Hastanesi’nde tedavi gören  kanser hastalarını Türkiye’ye getirmeye ve bu hastalara sağlık hizmeti sunmaya hazır olduklarını söylemiş !

Hatırlatmış, söylemiş de ama…

O insanlıktan bizde ne kadar kalmış ?

Soruyorum, Sayın Bakan, niye biliyor musunuz ?

Hatay’ın Antakya’sından Ankara’ya gelen bir depremzede gazeteciyim… Ara ara yürürken gözüme çarpan, o İNSANLIK denenden damlayan bir şeyler var burada da ! Kaldırımlarda stant kuran anneler, babalar, aileler var ! Çocukları hasta diye, Valilik izniyle açılmış bağış kampanyalarına para toplamaya çalışıyorlar, kurdukları kumbaralarla ! Belki 5 Lira, 10 lira verirler diye uzatıyorlar ellerini, yoldan gelen geçene ! Kimi bağırarak anlatıyor halini, çocuğunun çaresizliğini, kimi ağlıyor itildiği yalnızlığına !

Ben de soruyorum kendi kendime, bu insanlar niye bu kadar YALNIZ diye !

Ardından da sizin Gazze’deki kanser hastaları için dediğinizi hatırlıyorum…

“Uluslararası toplum, hastaları BİLEREK ölüme terk etmekle, hayatlarını kurtarmak arasında bir TERCİH yapmak zorunda...”

Ne güzel söylemişsiniz, Sayın Sağlık Bakanı !

Ya HAYAT’ı tercih edeceğiz ya da ÖLÜM’ü !

Peki, şimdiye kadar Türkiye’den 200 tondan fazla insani yardımın gittiği Gazze’deki o ÖLÜM-KALIM mücadelesi için tüm imkânlarını seferber eden siz Ankara’dakiler, Türkiye’nin başkentinde değil sadece, ama bir çok şehirde bu şekilde SMA’lı çocuklarının ölmemesi için bağış toplamaya zorlanan ve adeta zamana karşı yarışan aileler için, anne babalar için neden aynı şekilde SEFERBER olmuyor, tüm imkanlarınızı bu ihtiyaç için kullanmıyorsunuz ?

İnanın,

…ben UTANIYORUM, onların bu çaresizliğini izlerken !

Bu ülkenin başkentinde, BEBEĞİM ÖLMESİN diyen bir annenin, çocuğunun tedavisi, ilacı, ameliyatı için para toplamaya çalışırken sergilediği çaresizliği, bir başına kalmışlığı izlerken, ben UTANIYORUM !

Ha bir de bu olayı VALİLİK ONAYI altında yapıyor bu insanlar !

Yani bile isteye onları bu çaresizliğe iten de bir ONAY süreci işliyor !

Bu yazıyı yazmama sebep olan bir anne devam etsin… 

“Allah, oradaki (Gazze) insanlara da yardım etsin inşallah… Her gün dua ediyorum oradakiler için ! Son depremde kardeşimi kaybettim, Hatay’da! Şimdilerde de kızımın bebeği için para toplamaya çalışıyoruz ama… Olmuyor ! Allah razı olsun, kimi veriyor 1 lira, kimi veriyor 100 lira ! 

Yetiyor mu ?

Yetmiyor… 

Kendimi nasıl hissediyorum, biliyor musunuz ?

VALİLİK ONAYLI DİLENCİ gibi !

Öyle aileler duydum ki, bağışla toplayamadıkları parayı organlarını satarak karşılamaya çalışanlar gibi ! Ne korkunç değil mi ? Devletim, benim çaresizliğimi izliyor, ama Gazze’den buraya hastaları getirmek için tüm imkanlarını, PARA HESABI yapmadan seferber ediyor ! Etsinler tabi, etmesinler demiyorum ! Lakin ben bu ülkenin vatandaşıyım ve çocuğum için her gün kaldırım üstlerinde açtığım stantta ALLAH İÇİN YARDIM EDİN diye yalvarıyorum ! Ben bunu yaparken de sen hiçbir şey yapmıyor, sadece para toplayabilmem için bana izin veriyorsun ! 

Allah’a emanet hayatlar, bizimki !

Kader denen ve unutulan hayatlar !

Kimsenin zoruna gitmesin ama, Gazze’li olmak gerekiyormuş demek, devletin imkanlarından yararlanmak için, ölüme terk edilmemek için ! Hep dua ediyorum, bizlerin çocukları gibi tüm çocuklar için, ama umudum yok gibi… 5-10 kuruş toplayarak olmuyor bu iş… Sonu belli bir yolculuk o yüzden… Biz de farkındayız bu yolculuğun, devlet de… İsyan ediyorum o yüzden parasızlığımıza, yoksulluğumuza… Düşünün, bizim etimiz budumuz belli de, devlet dediğimiz Ankara’dakiler hiç mi rahatsız olmuyor, bizleri düşürdükleri o DİLENCİ hali için ?

Utansınlar !

Çünkü ben, bizi yöneten bu zihniyet, bu insanlık adına ÇOK UTANIYORUM…”

Evet…

Sıra sizde, Sayın Sağlık Bakanı !

Sıra sizde…

İster DÜŞÜNÜN, ister UTANIN, ama artık bir şeyler yapın !