Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Tamer Yazar
Tamer Yazar
yazar5@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 72 defa okundu.

MİT, Asker Ve Polis Değil... Rasim Ozan Kütahyalı!

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin, 22 Ekim'de, PKK lideri Abdullah Öcalan’a örgütü lağvetmesi koşuluyla, "Umut hakkı için başvurması ve TBMM’de DEM Parti Grup Toplantısı'nda konuşması" için çağrı yapmasıyla başlayan filmin fragmanı bile seyirci rekoru için yeterli oldu olmasına da...

Erdoğan'ın bile 'HABERİM YOKTU' modunda izlediği bu filmin yapımcıları kimlerdi sahi ?

Devlet Bahçeli, tek isim miydi ?

Bu koca senaryonun yazarlığı da ona mı aitti ?

Bir zamanlar, elinde İDAM İPİ ile meydanları inleten biri olarak en çok da...

Anlaşılan o ki, Bahçeli, böyle ulu orta, hatta gayet olağan bir şekilde açıkladığına göre, gizli bir devlet projesinden bahsetmiyoruz ! Genelkurmay'ın, Milli Savunma Bakanlığı'nın, Emniyet Teşkilatı'nın ya da Cumhurbaşkanlığı'nın içinde olduğu ortak bir düşünceden de ! Devletin, silahla bir türlü çözüm bulamadığı çatışmalı sürece bir nokta koyması planlanan bu adımın, kapalı kapılar ardında gerçekleşen bir dizi gizli toplantılar sonucunda çıkan yeni bir ÇÖZÜM SÜRECİ olma ihtimalinden de !

O zaman ne ?

Eldeki ne ?

Bahçeli, bir sabah kalktı ve BUGÜN DE BUNU KONUŞAYIM mı dedi !? Yoksa bu, danışmanlarıyla uzun uzadıya çalışılmış bir yol haritasının adımları mıydı !? Şu ana kadar söylenenler ortada, ki Genelkurmay'ın da, MİT'in de, Emniyet'in de ve hatta durumdan habersiz gibi gözüken Cumhurbaşkanlığı'nın da ŞAŞIRMIŞ sessizlikleri özellikle !

Bir şeyler oluyor, ama herkes, tiyatro izler gibi...

Tepki yok, alkış yok, ama homurdanmalar çok...

Yine de bu bir ulusal güvenlik başlığı ve konunun da toplum içinde nasıl şekil aldığıyla ilgili olarak herkesin üzerine düşeni hassasiyetle yapması gerekiyor, en çok da konuşurken...

Garip olan, DEM Parti eş Genel Başkanlarından  Tuncer Bakırhan'ın İmralı'ya gitme hazırlığı ve yanında götüreceği teklif dosyası dışında, Ankara'da 'BEN DE BU İŞİN İÇİNDEYİM' diyen tek bir kurumun ya da kişinin olmayışı ! AKP cephesinde hala 'İZLİYORUZ' ve 'BEKLİYORUZ' havası hakim ! Konu, Devlet Bahçeli'ye teslim edilmiş gibi görünse de, yaşananlar normal mi ?

Tam da bu noktada konuşan biri öyle detaylar veriyor ki, şaşırtıyor !

Yok, ne AKP'li ne bir MİT yöneticisi ne Genelkurmay sözcüsü ne de Emniyet Teşkilatı mensubu, ama bir gazeteci, Ankara'nın AKP / MHP çatısına yakın olanlardan !

Söylediği mi ?

"DEM Parti Genel Başkanı  Tuncer Bakırhan, İmralı'ya gidiyor... Ben, Tuncer Bakırhan'a güveniyorum... Eğer netice olumlu olursa, Abdullah Öcalan, Ankara'ya gelecek... Müstakil ev hapishanesi hazır... Nerede olacağı, içindeki eşyaları, güvenliği hazır... Oradan, DEM Parti'yi yönetecek, açıklamalarını yapacak ve Türkiye siyasal hayatı yepyeni bir döneme girecek..."

Abdullah Öcalan'ın İmralı'dan Ankara'ya transfer edileceği bilgisini veren Rasim Ozan Kütahyalı, aslında bir özel tv kanalında yaptığı spor (!) yorumları, evliliği, iktidara yakınlığı, cesur (!) açıklamaları ve abartılı özgüveniyle her ortamda BEN BURADAYIM diyen bir gazeteci ama... Konu, onun bir gazeteci olarak kullandığı haber kaynaklarından gelen bilgileri kamuoyuyla paylaşması değil, ama bu paylaşılan bilgilerin, ülke güvenliğinin temel başlıklarından birine ait olması ! Ülkeyi son 22 senedir yöneten Erdoğan'ın bile bu açıklamaların dışında kendini özenle tuttuğu bir dönemde, ne MİT'in ne Genelkurmay'ın ne de Emniyet'in tek bir açıklama dahi yapmadığı bir konuda, Öcalan için Ankara'da hazırlanan evin bilgisini dahi alenen paylaşan Kütahyalı'yı, böylesi bir mayınlı bölgede yürürken bu kadar özgür bırakan MİT, Genelkurmay ya da Emniyet, merak ediyorum, neyin hesabında ? "Öcalan için Ankara'da yer mi hazırlanıyor" diye sorarken biz, yer hazırlanmasını bir kenara bırakın, müstakil bir evin tutulduğunu öğreniyoruz, hatta o evin dayalı döşeli bir hale getirildiğini de !

Merak ediyorum,

...MİT'in,

...Genellkurmay'ın,

...Emniyet'in

bilgisi dahilinde ve hatta ÇOK GİZLİ kalması gereken bu tür detayların, ki gerçekse, bu kadar kolay paylaşılması, paylaşılmasına İZİN verilmesi, bu projenin (!) parçalarından biri mi ?

Soruyorum, çünkü anlamadık !

Öcalan'a çağrının bir devlet projesi mi yoksa sadece bir Bahçeli çıkışı mı olduğunu en çok da ! Tabi en acısı da, ülke tarihinin belki de en fazla ölüm biriktiren bu sürecine bir NOKTA koyması beklenen bu adımı sahiplenmesi gerekenlerin SESSİZ kalışı, toplama bilgilerin (!) de bir takım insanlar üzerinden topluma adeta boca edilmesi !

Haklısınız,

...filmin fragmanı dikkat çekici de, konu çok dağınık, oyuncularsa belirsiz, ki filmin başarısı için Öcalan'a başrol vermeleri de yeterli olmayabilir ! O yüzden, onun film içindeki repliklerine kadar biraz bekleyelim, derim ben !