Seçim uğruna

Her seçim öncesi yaşadıklarımızı bu seçimde de yaşıyoruz. Ama bu kez fazla abartılı yaşıyoruz.

Niye mi?

Çünkü, geçmişte sosyal medya hiç yoktu hayatımızda, sonra alıştıra alıştıra girdi ve yaygınlaştı..

Özellikle bu dönemde tüm aday adayları sosyal medyaya yüklendi..

Sosyal medya siyasilerin propaganda aracı oldu.

Gazeteler, televizyonlardan çok, sosyal medyaya rağbet arttı.

Böyle olunca siyasi propaganda kalitesi de düştü..

Siyaset o kadar ayağa düştü ki;

Gördüklerime, duyduklarıma, gördükçe, işittikçe inanamıyorum..

Aday gösterilmeyince, aylardır sosyal medya hesabında profil resmini yaptığı başkan adayı hakkında ağza alınmayacak sözler sarfediyor ve alaylı cümleler kuruyor, sanki o işini gücünü bıraktığı, peşinden koşturduğu kişi kendisi değilmiş gibi bir anda takla atıyor, çark ediyor.

Aday gösterilseydi, bunları yazacak mıydı?

Hayır..

Demek ki hizmet için gelmiyor?

Kendi çıkarı için gelecekti!

Niye insanları kandırıyor, yalan söylüyorsunuz..

Vatanseverlikten, Atatürkçülükten niye dem vuruyorsunuz?

Halkın saf ve temiz duygularıyla niye oynuyorsunuz?

Sizin dininiz de, imanınız da para değil mi?

Niye ‘Vatan-Millet-Sakarya’ edebiyatıyla insanları kandırıyorsunuz!

Bir başka ayrıntı ise;

(B) planı olanlar için..

Baktı partisi aday göstermedi, hemen başka partiye balıklama atlar..

Sorarsanız da, ‘üzerimde çok baskı vardı, o yüzden geçtim, tabii hizmet için geçtim’ gibi yalanın bini bir para etmez sözler sarf eder!

Oy potansiyeli olmayan, tabela partisinden öteye gitmeyen bazı siyasi partiler seçim dönemi kıymete biner, küskünler, fırıldaklar sayesinde bir anda canlanırlar.

Her seçimde aynı şeyleri yaşarız.

Her aday adayının (B) planı muhakkak vardır..

O yüzden siz bu siyasilerin her sözüne inanmayın sakın ola..

Onların esas derdi koltuk kapmak..

Türkiye’de siyasetin genel sorunu bu, yozlaştığının göstergesi..

Oysa bu yolda kazanmanın ilk şartı tevazu göstermek. İkinci şartı da; gönüllere girmek..

Seçim uğruna, yalana, dolana, takla atmaya hiç gerek yok!