HÜDA PAR VE YENİDEN REFAH! Onlara Hangi Bakanlıkları Versek?

-Laiklikle ilgili milletin sıkıntısı var ! Çünkü bu millet, laikliğin nasıl uygulandığını görmüştür ! Laiklik, bu memlekette, din düşmanlığı olarak uygulanmıştır ! Laiklik, bu memlekette; milletin kılığına, kıyafetine Kur'an'ına, ezanına, namazına, camisine, iş hayatına, eğitim hayatına karışmıştır !

-Karma eğitim, en fazla kız çocuklarına zarar veriyor ! Mesela, haylaz bir erkek çocuğunun durulması için yanına bir kız çocuğu oturturlar ! Kız çocuğunun ne olacağını düşünmezler 1 ‘Hele bir o erkek çocuk uslu olsun da yanına bir tane kız çocuğunu ona kurban edelim' derler ! Karma eğitimin özcesi budur ! Karma eğitim dayatmasından vazgeçilmelidir !

-Biz, buradan, işin felsefesinden yola çıkarak diyoruz ki… Anayasayı yapanlar, gelecek nesillerin iradesine ipotek koymasınlar ! ‘Asla değiştirilmesi mümkün değildir’ dediğiniz bir madde bugün için size beşerin bulabildiği en iyi yol, en iyi yöntem, en iyi sistem olabilir, ama gelecekte de bu böyle olacak diye kimse iddiada bulunamaz !

-Türkiye Cumhuriyeti'ne göre Hizbullah terör örgütü olabilir, ama bana göre bir terör örgütü değil !

Bu ifadeler, son seçimde AKP / MHP ittifakına dahil olup da TBMM’ye giren HÜDA PAR’ın Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’ndan birkaç minik (!) örnek !

Bir de Yeniden Refah Partisi lideri Fatih Erbakan’ın söyledikleri var tabi !

-Anadolu'da yıllardan beri anneannelerimiz, nenelerimiz; 14, 15, 16 yaşında evlenmiş, mutlu yuva kurmuşlardır ! 15 yaşında biri cinsel olgunluğa eriştiğine göre, rızası geçerlidir ! Yüzyıllarca Anadolu'da böyle olmuş !

- Buradan tüm yetkililere, hükümete çağrıda bulunuyorum; haksız, hukuksuz, ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı ve acımasızca yuva yıkan bir garabet halindeki 6284 sayılı kanun derhal iptal edilmelidir.

İktidar ortağı iki partinin ittifakına dahil olup Ankara’ya taşınan bu düşünce sahipleri, merak ediyorum, verilseydi eğer, hangi Bakanlıkları isterlerdi ?

Ülkenin terör örgütleri listesindeki bir yapılanmaya destek verir halleriyle, 

…mesela İçişleri Bakanlığı !

Çocuk gelin trajedisinin mahkeme salonlarına kadar taşındığı bir ülkede NEDEN OLMASIN diyen tavırlarıyla,

…mesela Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı !

Anayasa’nın tartışılmaya açık olmayan maddeleri için DEĞİŞEBİLİR diyen duruşlarıyla,

…mesela Adalet Bakanlığı !

Şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirleri düzenleyen 6284 sayılı kanuna karşı çıkışlarıyla,

…mesela hep kurulsun dediğimiz Kadın Bakanlığı !

Politize edilmiş İslam’la beraber güçlenen Laiklik karşıtı görüşleri sık sık dile getiren, kız ve erkek çocuklarının aynı sınıflarda okutulmaması fikrini savunan halleriyle,

…mesela Milli Eğitim Bakanlığı !

Haklısınız !

Ankara, pimi çekilmiş cümlelerin kalabalığında her an patlamaya hazır bomba gibi ! Peki, bu kadar AYKIRI düşünce ve talebin sarmalında ipin ucunu kaçırmış olanlar, eldeki yumağın iç içe geçmiş halini nasıl düzeltecek ? İç güvenliği, çocuk ve kadın güvenliğini, Cumhuriyetin temel ilkelerinin güvenliğini tehdit eden bunca politik yaklaşıma halkın meclisinde yer açanlar, onlara sundukları bu özgürlükle, diğerlerinin özgürlüğünü tehdit ettiklerini ve hiçe saydıklarını nasıl fark edecek ?

En kötüsü de ne, biliyor musunuz ? 

Daha iyi bir hayata dair hep bir köşede bekleyen, bekletilen umudun yorgunluğu ! 

Dedikleri gibi !

“Bitmeyen acılara bağışıklık geliştirip katlanabiliyor insan... Ama anlamlar yüklenmiş, gözlerde büyütülmüş ve ellerde patlamış bir umudun telafisi çok zor oluyor…”