Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Tamer Yazar
Tamer Yazar
yazar5@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 200 defa okundu.

Hatay Valisi Duyuyor Mu? Ya İstanbul'a Aday Bakan!

Depremde binlerini kaybeden, kadim Antakya'sı da tarih kokan Defne'si de yerle bir olan Hatay daha yaralarını saramadı ! Daha ayağa kalkamadı ! Başına gelenlerin travmasını, üstünden koca 1 sene geçmiş olmasına rağmen atamadı !

"Böylesi bir şehirde üstüne konulması gerekenler varken, olanı da ondan almaya çalışırsak NE olur" diye soralım mı hem Hatay Valiliğine, hem Hatay'ın Valisi Mustafa Masatlı'ya, hem de AKP'nin 31 Mart için İstanbul adayı / eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'a...

Kırıkhan mesire alanındaki ağaçları kesiyoruz, kesmeye devam ediyoruz !

Konumuz bu, bilmeyene !

Bırakın o HER AĞACIN YERİNE 1O FİDAN DİKECEĞİZ masalını, o masalın sloganlarını !

Şunu deyin bize;

Daha ne istiyorsunuz bu şehirden ? 6 Şubat'ın felaketinde bedeninde açılmadık yara kalmayan bu topraklardan daha ne kadarını söküp atmak istiyorsunuz ? Bu şehir, onu düştüğü yerden kaldıracak ellerin ona uzanmasını beklerken, o eli elinizin tersiyle iterek ne yapmaya çalışıyorsunuz ? Kestiğiniz ağaçların yerinde yükselteceğiniz binaların demirine, çimentosuna nefes vermek için bu kadar canla başla mücadele ederken, geride elde avuçta kalacaklar adına nasıl bir resmi çerçeveye yerleştirmek istiyorsunuz ?

Söylesenize bizlere, DERDİNİZ NE bu topraklarla, o ağaçlarla, bizlerle ?

Antakyalı bir depremzede, daha düne kadar çevre için mücadele eden biri yazmış bana...

Dediği mi ?

"Annemi kaybettim, babamı da, kardeşimi de ! Evim yok, işim de ! İstanbul'a geldim, akrabalarımın yanına, 1 ay sonra da Amerika'ya gidiyorum ama... Geride bıraktığım şehrimin hali bir saniye bile aklımdan gitmiyor, kalbimden sökülmüyor, en çok da o dinmeyen çığlıklar ! Onlar dinmemişken, şimdi de toprağımın çığlığını duyuyorum ! Utanmıyorlar da bunu yaparken ! 'Üzülmüyorlar mı' diye sormuyorum artık ! Utanmıyorlar çünkü... Bazen öylesine bağıra çağıra kusmak istiyorum ki öfkemi ! Bana gelen 'DESTEK VERİN' mesajının ardından size de yazmak istedim, siz de yazın diye ! Anlaşılan, 6 Şubat'lar bitmemiş ! Yetmemiş !

Neye düşmanız, inanın anlamadım... Allah'ın bize verdiği hayatın boğazına öldürürcesine sarılmamızı inanın hiç anlamadım... Oradaki insanlar O AĞAÇLAR KESİLMESİN diye bağırırken, aynı kentin Valisi niye SESSİZ, bakın en çok da bunu anlamadım..."

Diyen çok haklı,

...o ağaçlar kesilmesin diye Kırıkhan'da mücadele edenler var, bugün, "SUSMAYIN" diyenler var, ki onlar adına bunu söyleyende sıra, Hatay Tabiatı Koruma Derneği Başkanı Abdullah Öğünç'te !

"1960’lı yıllarda ağaçlandırılan, günümüzde ise derneğimiz ve doğaseverler tarafından zaman zaman fidan dikimi yapılan, hem Kırıkhan halkına hem de binlerce canlıya ev sahipliği yapan, Hatay Kırıkhanlıların tek nefes alma mekanı olan Kırıkhan Mesire Alanı'nda 'çeşitli ulvi bahanelerle' ağaç kesimleri devam etmektedir ! Derneğimize gelen ihbarlar ve bölgede yaptığımız incelemelerde, 5-6 dönümlük bir alanda kesim yapıldığını gördük... Bu defa sığınılan ulvi bahane, 'öğretmen evi inşaası' oldu ! Daha önce hastane olmuştu ! Ondan önce de milli eğitim binası inşaası... Milli eğitim binası inşası, derneğimiz girişimleriyle durdurulmuştu. Ancak devam eden kesimler, hızlı bir şekilde gece saatlerinde gerçekleştiğinden, pek kimse tarafından görülmedi...

İlçe merkezimizin sığınağı olan mesire yerindeki bu ağaç kıyımı NEREYE KADAR devam edecek ? Eminiz ki Kırıkhan’da o öğretmen evini yapacak en az on tane yer gösterilir ! Kırıkhan gibi ağacı az bir yerde boş bir hazine arazisini alıp, gerçekten çalışarak cennete çevirmek varken, neden ağaç kesimi yolu tercih edilir ki ?

Bu SUÇ işlenirken bürokrasiden SES çıkmaması da anlaşılmaz bir aymazlıktır !

Değerli Kırıkhanlı hemşehrilerim, Kırıkhan Mesire Alanı'nın korunması için inanın çok mücadele verdik... Ancak görüldüğü üzere, göze/kulağa hoş gelen yatırım bahaneleriyle ağaç kesilmeye devam ediliyor... Elinde baltayla, her önüne gelen agacı, suç işleyerek bir bahaneyle kesen güruha karşı elimizde kalemimizle, dilekçe yazarak, yasal yollardan mücadele edemez hale geldik..."

Ülke insanın getirildiği şu hal, gerçekten de UTANÇ verici !

Yaşananlarla, YASAL yollarla mücadele edemeyecek hale getirilmeleri, UTANÇ VERİCİ !

Tam da bunu DÜŞÜNÜN istiyorum, olana/bitene şu ana kadar DUR demeyen, SES vermeyen Sayın Hatay Valisi Mustafa Masatlı, tabi unutmadan, AKP'nin İstanbul için 31 Mart adayı olan, eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, bu çağrımız size de !