Hatay Mahalli Haber
MENÜ
Metin Dingil
Metin Dingil
metin_dingil@hotmail.com
Paylaş Paylaş Paylaş Yazı 352 defa okundu.

Meseleniz ne

Meseleniz ne?

Hatayspor’un Sarıyer deplasmanında 2-0 yenilmesi, camiayı yeniden iliklerine kadar “küme düşme” korkusu sardı..

Şu sıralar herkeste bir panik var..

Hedef tahtasında da tabii ki, teknik direktör Bayram Toysal var..

Herkes bir şeyler söylüyor, eleştiriyor ve tepki gösteriyor..

Bu eleştirilere katıldığım ve katılmadığım yerler var..

Lakin, bu eleştirilerden ziyade, “Krizi nasıl atlatırız?” yerine, “krizi çoğaltma” çabası var..

En başta şunu söyleyeyim;

Yerli teknik adamlarımızın her zaman arkasında durmuşumdur..

Mehmet Hünkaroğlu, Mehmet Kakil, Mehmet Coşar, Ayhan Kaya, Ahmet Taşyürek ve son olarak da Durmuş Ali Çolak’a görev süreleri boyunca destek olmaya çalıştım..

Çünkü bu insanlar benim memleketimin insanı..

Hataylı olmaları benim için çok önemliydi..

Bundan da hiçbir zaman gocunmadım. Yanlışları yok muydu, vardı tabi..

Hepsinin ortak gayesi de; Hatayspor’u başarılı yapmaktı..

Şimdi de bu görev Bayram Toysal’a verildi..

Bayram Toysal’ın ismi son dönemlerde sıkça zaten gündeme geliyordu..

Kısmet bu sezonaymış..

Ama en kötü dönemde geldiği bir gerçek..

Kabul etmese, “görevden kaçtı” diyecekler ve biliyorsunuz bizim memleketimizin dedikodusu meşhurdur ve insanları karalamakta da üstümüze yoktur..

Ama  Bayam Toysal’a verilen vaatlerin hiçbiri yerine gelmedi..

Eğer ki, Hatay dışından bir hoca gelmiş olsaydı, en azından taleplerinin yarısı yerine gelirdi.

Düşünsenize daha Hatayspor teknik direktörünün kalacak yeri yok..

Göçebe hayatı gibi her gün bir yerde konaklıyor..

Hataylı olması itibariyle “nasıl olsa burada evi var” denilerek, Bayram Toysal’a, “sen nerde kalıyorsun, yatıyorsun, yiyorsun, içiyorsun” dahi sorma gereksinimini duymadılar..

Oysa Bayram Toysal, uzun yıllar şehir dışında yaşıyor ve evi de İstanbul da, burada kalacak evi yok..

Şu sıralar babasının evinde, ya da eş dost ve akrabalarının yanında konaklıyor..

Maaş konusunda da şu ana kadar teknik heyeti de dahil bir lira para almış değil..

İşte bizim memleket çocuğuna verdiğimiz değer bu kadar!!!

Bütün bu olumsuzluklara rağmen Bayram Toysal, halinden şikayetçi olmayarak, takımının başarısı için çaba gösteriyor, mesaisini harcıyor..

Memleket çocuğu olduğu için yaptıkları görülmüyor, sadece “nerede hata yaptı?” onu arıyoruz..

Vaktiyle Beşiktaşlı Ali Gültekin, Hatayspor’da görev yaptı, başarı olamadı ama tesislerin yemekhanesinin masa örtüsünü değiştirdiği için, övgüler yağdırıldı..

İşte bizim futbol adamına bakış açımız böyle!

Kısıtlı imkanlar altında çalışan Bayram Toysal’dan “dahi” olmasını bekliyor, elinde de çok iyi bir kadro varmış gibi, ‘şapkadan tavşan’ çıkarmasını ve üstün başarı sağlamasını bekliyoruz..

En başta biz Bayram Toysal’ı göreve çağırırken, ‘şartlarını yerine getirdik mi?’ bunu sorgulayan kimse yok!

Takıma golcü oyuncu alınması yönünde yaptığı çağrıyı yerine getirdik mi???

Yook!!!

Devre arasında yapılan transferler ise öyle büyük paralarla yapılmadı. 8 oyuncuya verilen toplam bedel 170 bin lira. Bu transferlerde kadro zaafından dolayı transfer edildi. Eğer oturmuş ve iyi bir kadron olsaydı, bu oyuncuların hiçbirine gerek yoktu..

Hal böyle iken siz olsanız, ne yapardınız?

Bu durumda bırakıp gidebilir misiniz?

Giderseniz de, “Memleket çocuğu işte ne olucu! Paracı bre bunların hepsi” diye ‘Vatan Haini’ damgasını yapıştırırlar, daha öncekilere yaptıkları gibi..

Golcü oyuncu transferi gerçekleşmeyince, elindekilerle yetinmek ve mecburen sahiplenmek zorunda kalındı..

Sarıyer karşısında maçı izleyen değerli spor adamı Süleyman Saltık hocam, bana adeta maçı naklen anlattı..

“Hatayspor 1-0 mağlup duruma düşene kadar, rakibinden çok üstündü ve 3 net gol pozisyonu var ki, bunları bırakın gol yapmayı, gol yapmamak daha zordu. Hatayspor sahada kazanmak için her şeyi yaptı, ama son vuruşu yapamadı” şeklinde ifade etmesi, bu takıma golcü oyuncu transferini sağlamayanların ne kadar büyük bir hata yaptıklarını bir kez daha anlatıyordu.

Süleyman Saltık hocamın anlattıkları bize yabancı değil, biz de bunu iç saha maçlarında görüyor ve yaşıyoruz zaten..

İsterseniz, sonuca gelelim;

Herkes oturduğu yerden konuşuyor ve ahkam kesiyor..

Eleştiri yapmak çok kolay. Ben size şimdi bir dakikada Hatayspor’un eksiklerini sayar, eleştirir ve yerden yere vururum, niye yapılmadığını da anlatırım..

Amaa..

Şu dönemde yangına körükle gidersek, birbirimizin açığını ararsak, yapıcı olmazsak, hep beraber Hatayspor’un  küme düşmesine yardımcı oluruz..

Sonra da, “Gördün mü bre, ben seye dememiş miydim, küme düşücük, Bayram Toysal bu takımı küme düşürücü dememiş miydim” diye bir de haklılıklarını ortaya koyan bir zihniyetle karşı karşıya kalırız..

Sonra.. Evet sonra ne olur, biliyor musunuz?

Olan Hatayspor’a olur, “Bayram Toysal’a hiçbir şey olmaz!!!”

Şu an meselemiz “Bayram Toysal’ olmamalı, meselemiz Hatayspor olmalı..”

Özellikle son 9 maç Hatayspor için çok önemli.

Bu periyotta Hatayspor’un yanında olmak zorundayız, alalım çiçeklerimizi, götürelim baklavalarımızı moral verelim, moral ve motivasyonlarını güçlendirici etkinlikler yaparak, takıma yanlarında olduğumuzu gösterelim..

Eğer meseleniz “Hatayspor” ise tabii!!

Yok meseleniz “Bayram Toysal” ise ne haliniz varsa görün..