Hatay Mahalli Haber
MENÜ

"5 Haziran Kutlama Değil Mücadele Günüdür"

Yayınlanma Tarihi : 07.06.2025 02:42 Bu haber 39 defa okundu

Antakya Çevre Koruma Derneği’nden Çevre Günü Mesajı: Yitirilen Çevre Değil, Geleceğimizdir

Paylaş Paylaş Paylaş

Antakya Çevre Koruma Derneği Yönetim Kurulu adına Başkan Nilgün Karasu, 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, çevre sorunlarının bölgede giderek derinleştiğine dikkat çekerek, bu günün bir kutlama değil, mücadele günü olduğunu vurguladı.

1972 yılında Birleşmiş Milletler öncülüğünde Stockholm’de yapılan Çevre Konferansı ile kabul edilen Dünya Çevre Günü’nün bu yılki temasının “plastik kirliliği” olduğunu belirten Karasu, dünyada her yıl yaklaşık 438 milyon ton plastik üretildiğini, bunun sadece %10’unun geri dönüştürülebildiğini, %60’ının ise doğada biriktiğini hatırlattı. Plastik kirliliğinin tüm canlı yaşamı tehdit ettiğini kaydeden Karasu, bu sorunun çözümünün mümkün olduğunu vurguladı.

"Deprem bir doğa olayıydı, afete biz dönüştürdük"

Açıklamada, 6 Şubat depremlerinin ardından yaşanan yönetim krizinin çevre ve insan sağlığı açısından büyük bir felakete dönüştüğüne işaret edilerek, “Plansız yapılaşma, afet yönetim planlarının olmaması, bilimsel verilerin göz ardı edilmesi şehrimizi büyük bir yıkıma maruz bıraktı. Depremin 28. ayında sorunlar azalacağı yerde boyut değiştirerek artmakta ve kırılganlık tüm canlı yaşamı için devam etmektedir” denildi.

Karasu, yaşanan doğa olayını afete dönüştürenin ihmaller, hukuksuzluk ve yetersiz yönetim olduğunu belirterek, artan hava kirliliği, halen çözülemeyen temiz su sorunu, Asi Nehri'nin kirliliği, tarım alanlarının ve zeytinliklerin yok edilmesi gibi çevresel tehditlerin her geçen gün büyüdüğünü ifade etti.

"İkinci bir çevre felaketi: Taş ocakları ve beton santralleri"

Bölgede hızla çoğalan taş ocakları ve beton santrallerine dikkat çeken Karasu, bu yapıların “2. deprem felaketi” olarak görülmesi gerektiğini belirtti. "Kapitalizmin üstünlüğünü tanıyan bu anlayış, hukuk tanımaz bir şekilde doğamıza ve yaşam alanlarımıza zarar veriyor" dedi.

"Çevre hakkı hem devlete hem vatandaşa görev yüklüyor"

Anayasa’nın 56. maddesinde tanımlanan çevre hakkına da atıf yapan Karasu, “Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Bu hakkı korumak, yalnızca devletin değil, tüm vatandaşların da görevidir” dedi.

"Şehir planlamasında söz, yetki ve karar hakkı istiyoruz"

Açıklamada, Antakya’nın yeniden inşa sürecinde bilimsel, ekolojik ve katılımcı bir planlamanın esas alınması gerektiği belirtilerek şu talepler sıralandı:

Şehrin yeniden inşasında halkın söz, yetki ve karar hakkı tanınmalı

Güvenilir ve sağlıklı altyapı kurulmalı

Ekolojik yaşam alanları ve halk sağlığı korunmalı

İklim dostu, afetlere dayanıklı şehir tasarımı esas alınmalı

Doğa dostu şehir planlaması için coğrafi ve meteorolojik koşullar dikkate alınmalı

"Kutlanacak değil, korunacak bir çevreye ihtiyacımız var"

Karasu, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:

“Tekrar tekrar haykırıyoruz: Kutlanacak bir çevremiz yok. 5 Haziran, bir kutlama günü değil, mücadele günüdür. Toprağımız, suyumuz, havamız ve yaşam hakkımız için doğamızı ranta kurban eden politikalara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Çünkü yitirilen sadece çevremiz değil, geleceğimizdir.”

Paylaş Paylaş Paylaş
Etiket :
YORUMLARI GÖR
ÜYE YORUMLARI
Yorum yapabilmek için

Giriş Yap ya da Kayıt Ol